Balkonlarda, bahçelerde hatta bazen kapı önlerinde rengarenk saksılar görmeyi çok seviyoruz. Fakat iklim krizi, su sıkıntısı gibi dünyanın geleceğini kötü yönde şekillendiren gerçekleri göz ardı etmeden çiçek yetiştirmek mümkün mü?
Karbon nötr olmanın enerji kaynağı kullanmamak anlamına gelmediği gibi, su tasarrufu da bahçıvanlığın sonu anlamına gelmiyor. Dune’daki palmiyeleri sulayan adamı göz önünde bulundurabiliriz.
Sürdürülebilir bahçıvanlık her zaman bir seçenek!
Doğayı güzelleştirirken, onun ihtiyaçlarından esinlenmek ve kendisinden ilham almak kadar güzel bir yol olabilir mi? Sürdürülebilir bir bahçeye sahip olmak ilerleyen aşamalarda organik bir bahçeye sahip olmak anlamına da gelebilir. Ama kendinizi kalıplara sığdırmadan, sadece dünyaya faydalı olma amacıyla yapacağınız ufak değişiklikler de oldukça değerli.
1. Suyu koruyun!
Tüm canlıların olduğu gibi bitkilerin de temel gereksinimi sudur. Bu nedenle rengarenk bahçeleri meydana getiren tüm yollar, düzenli ve kaliteli sulamadan geçiyor.
Fakat her konuda olduğu gibi suyun da fazlası zararlı. Bu nedenle bitkilerinizin ihtiyaçkarını sezmeli ve sadece ihtiyaç duyduklarında sulamayı alışkanlık haline getirmelisiniz. Belki bunun için oluşturacağınız ve gözünüzün önünde bulunacak bir takvim size yardımcı olabilir.
Yağmur oluklarına veya yürüme yollarına düşen sulardan kayıp yaşamamak için geliştirilmiş sulama sistemlerini kullanabilirsiniz. Söz konusu çimleri sulamak olduğunda ise standart sulama sistemlerinin yerine düşük açılı sistemleri kullanmak buharlaşmadan kaynaklanan su kaybını önleyecektir.
2. Fosil yakıta olan bağlılığınızı azaltın!
Bitkilerinizle birebir temasta bulunmanın onları mutlu edeceği gibi, fosil yakıtlar ile çalışan araçları kullanmamak doğayı mutlu eder. Çimlerinizi biçmek için idealize edilmiş bir takvimden yararlanın, mümkün olduğunca çim makası kullanmayı alışkanlık haline getirin. Aynı zamanda çimlerinizin arasında büyüyen zararlı otları kimyasal spreyler veya elektrikli aletler kullanmak yerine elinizle çekmek de sürdürülebilir bahçıvanlık sürecinizi destekleyecektir.
Elle kazmayı öğrenin ve bahçenizin bazı bölümlerinde uygulamaya başlayın. Toprakla direkt temas etmek, bahçenize ve doğaya fayda sağlayacağı gibi vücudunuzda biriken enerjiyi atmanızı da sağlar.
Aydınlatma sistemlerinizi olabildiğince gerekli yerlerde kullanmaya çalışın. Kullanmanız gereken yerlerde ise daha az enerji gerektiren LED ışıklardan yararlanabilirsiniz.
3. Atıklarınıza hâlâ işe yarar olduklarını hissettirin!
Bahçenizde biriken çim atıklarını veya kurumuş yaprakları atmak yerine durup bir düşünün. Organik atıklardan ne gibi bir fayda elde edebilirim? Zengin bir kompost yapımı sizin için en ideal cevap olacaktır. Kompostun ne olduğuna ve nasıl yapılabileceğine dair içeriğimize buradan erişebilirsiniz.
Bahçenizde kullandığınız plastik, kil vb. malzemelerden yapılma kapları olabildiğince uzun süre kullanmaya çalışın. Ömrünü tamamladığında geri dönüşüm halkasına dahil edilebilir bir hale gelecektir.
4. Dayanıklı bitkiler, uzun ömürlü ve sürdürülebilir bahçeler anlamına gelir!
Biliyoruz yaz tatilinizde gördüğünüz begonviller, verandanıza hareket getirebilir. Dünyanın farklı bölgelerinde yetişen çiçeklere ve bitkilere biz de bayılıyoruz fakat ne yazık ki her bitki her koşula uyum sağlayamıyor. Daha az efor, su ve enerji tüketimi için mümkün olduğunca yerel ve dayanıklı seçeneklere yönelebilirsiniz. Özellikle çimler için kuraklığa daha dayanıklı bitkileri tercih etmek biçme sıklığınızı da azaltacaktır.
Çeşitlilik aradığınız renk ve görünüş cümbüşünü size verebilir. Bahçenizde yer vereceğiniz bitki çeşitliliği, yararlı böcekler için de mükemmel bir yaşam alanı oluşturur. Aynı zamanda genetik çeşitliliğe de katkıda bulunabilirsiniz!
Son olarak bazı bitki türleri yapısı gereği istilacıdır. Bu türleri araştırıp tespit ederek onlardan uzak durmak sürdürülebilir bahçeniz için iyi bir adım olacaktır.
Bu adımları takip ederek, ekstra bir şey yapmanıza gerek kalmadan sürdürülebilir bir bahçeye sahip olabilirsiniz. Tek ihtiyacınız olan biraz istek, araştırma hevesi ve doğa sevgisi!