Skip to main content

Ulusal Atık Yönetim ve Eylem Planı’na göre 2023 yılında mevcut oluşan küresel atığın %35’nin geri kazanım, %65’inin düzenli depolama yönetimi ile bertaraf edilmesi hedefleniyor. Gıda, moda, küresel şirketler, siyaset gibi oyuncular sayesinde veya onlar yüzünden gündemde oldukça dile getirilen “Sıfır Atık“;

  • İsrafı önlemek
  • Doğal kaynakları verimli kullanmak
  • Atık miktarını azaltmak
  • Atıkları kaynağında ayrıştırmak
  • Atıkları kazanarak ekonomiye katma değer sağlamak
  • Gelecek nesillere temiz ve yaşanabilir bir dünya bırakmak

hedeflerini kapsıyor. Bu hedeflerin gerçekleştirilmesi için bertaraf, enerji geri kazanımı, geri dönüşüm, tekrar kullanım, azaltma ve önleme başlıklarının yer aldığı Sıfır Atık Yönetim Hiyerarşisi” kullanılıyor. Bu skalada en öncelikli seçenek yerinde önlemekken, en son tercih edeceğimiz seçenek bertaraf etmek oluyor. Özellikle 4 başlığa önem vermemiz halinde evlerimizde, okullarımızda ve iş yerlerimizde sıfıra en yakın yaklaşımı sergileyebiliriz. Bu maddeler;

  • Önleme: Gerekli değil ise tüketme!

Bu pratiğin ilk aşaması düşünmek. Gerekli değil ise tüketmemeli, gerçekten ihtiyaç duyulup duyulmadığı sorgulanmalı, ürün etiketlerinin okunup, doğaya etkisi olup olmadığı araştırılmalı.

  • Azaltma: Az çoktur!

Bu pratiğin ilk aşaması daha az tüketmek. Su, elektrik, pil, plastik gibi kaynaklardan en az oranda en yüksek verimde sağlanmalı, enerji tasarruflu ürünler kullanılmalı. Giysi, ekipman, kap kacak gibi malzemelerin uzun ömürlü olanları tercih edilebilir. Bez çanta, matara, termos, ahşap diş fırçası, kumaş bezler, toplu taşıma, bisiklet ve ikinci el ürünler gündelik pratiklere dahil edilebilir.

  • Tekrar Kullanım: Küpün dışına çık!

Bu pratikte malzemeler değerlendirilir, yeniden, kullanılır, tamir edilir, değiş tokuş yapılır, bağışlanır veya ileri dönüşüm yapılarak farklı amaçlarla kullanılabilir.

  • Geri Dönüşüm: Kazan-Kazan!

Çeşitli atık türlerinin toplanmasıyla enerjiyi dönüştürerek doğanın kazanması sağlanabilir. Tişörtten çanta, manav kasasından kitaplık, metalden saksı yapılarak kişisel gelişimlerimize olumlu katkıda bulunabiliriz.  

Bahsettiğimiz maddelere dikkat ettiğimiz takdirde birçok gereksiz kullanımın önüne geçebilir, maddelerin sloganları ile pratiklerimize katma değerli yön verebiliriz. Bu pratiklerle çeşitli alanlarda çeşitli atıkların kullanımına son verebilir veya onları başka enerjilere dönüştürebiliriz. Hâlihazırda kabul görmüş atık türleri

  1. Kağıt Atıklar,
  2. Cam Atıklar,
  3. Metal Atıklar,
  4. Plastik Atıklar,
  5. Organik Atıklar,
  6. Geri Dönüşmeyen Atıklar,
  7. Tehlikeli Atıklar,
  8. Elektronik Atıklar,
  9. Tekstil Atıklar,
  10. Ahşap Atıklar,
  11. Tıbbi Atıklar,
  12. Ekmek Atıkları,
  13. Yemek Atıkları

olmak üzere ayrıştırılıyor. Bu ayrıştırmalar yapılırken hepimizin alış veriş merkezlerinde, okullarda veya sokaklarda aşina olduğumuz renkli biriktirme ekipmanları kullanılıyor. Kullanılan biriktirme ekipmanları

  • Kırmızı: Atık Piller
  • Yeşil: Cam Atıklar
  • Gri: Metal Atıklar
  • Sarı: Plastik Atıklar
  • Mavi: Kağıt Atıklar
  • Siyah: Geri Dönüşmeyen Evsel Atıklar
  • Beyaz: Yemek Artıkları
  • Mor: Ekmek Artıklar

Atık ayrıştırmada kullanılan renklerden siyah ve yeşil

renk skalasına göre ayrılıyor. Bu gibi biriktirme ekipmanlarından toplanan atıklar ile geri dönüşüm yapıldığı gibi ileri dönüşüm uygulamaları da yapılabiliyor. Yapılan bu gibi uygulamalardan bireysel çapta olduğu gibi küresel çapta da verim elde edilebiliyor. Örneğin;

   → 1 ton kağıt geri dönüşümünden 17 tane ağaç,

   → 10 adet metal kutu geri dönüşümünden 35 saat yanabilir ışık-ampul,

   → 1 cam şişenin geri dönüşümünden 25 dakika enerji,

   → 8 adet plastik şişenin geri dönüşümünden 1 adet forma,

elde ediliyor. Yıkıcı çevresel istatistiklerin bizleri hayal kırıklığına uğratmasına izin vermek yerine bunun gibi yapıcı istatistikler, adımlarımızı sıklaştırmamız ve bu adımların basılmadık yer bırakmaması için büyük bir motivasyon kaynağı olabilir.