Bir meskeni dönüştürmek için yeni malzemelere ihtiyacımız olmadığını sürekli olarak dile getiriyoruz. Dönüşüm hareketi bir fikirle başlayıp eldeki imkanlara neye izin verirse oraya doğru evriliyor. Bu yaklaşımın en iyi örneklerinden biri kesinlikle The Rotten Apple Project. The Rotten Apple Project, New York’ta başlayıp ABD’nin birden çok şehrine hızla yayılan bir kente müdahale projesi olarak tanımlanabilir. Projenin ardındaki kahraman her ne kadar ismini vermek istemese de, yaptıklarını ve yapacaklarını heyecanla takip eden bir hayran kitlesi çoktan oluşmuş durumda.
The Rotten Apple Project’i diğerlerinden farklı kılan özelliği ise kente müdahalelerde kullanılan malzemelerin tamamen atıklardan veya artık kullanılmayan malzemelerden oluşuyor olması. Eldeki imkanların önemini sürekli olarak vurgulayan urban hacker’ımız yaptığı tüm müdahalelerin bu felsefeyi takip ederek gerçekleştirilmesine ve uygulanmasına önem veriyor. Bu fikrin çıkış noktası ise oldukça basit: ortaya öyle kolay uygulanabilir müdahaleler koyalım ki insanlar bizden ilham alabilsin ve müdahaleleri kendi kentlerine uygulayabilsinler. The Rotten Apple Project dahilinde yapılan tüm müdahaleler kentliyle etkileşime girebilecek şekilde tasarlanıyor.
Yangın musluğu üzerine yerleştirilen bir parça plaka ve satranç taşları ile oluşturulan mini bir eğlence köşesi, otobüs durağında elinde eşyalarıyla bekleyenler için yerleştirilen kancalar, metruk bir binanın pencere pervazına yapılan sokak kütüphanesi… Fonksiyona ek olarak görselliği ve müdahalelerin eğlenceli kimliğini önde tutan The Rotten Apple Project şu anda ABD’nin New York, Chicago, Detroit, Milwaukee, Omaha ve Laramie kentlerinde faaliyetler gerçekleştirmeye ve kentlinin kenti ile etkileşimini artırmayı hedefleyen çalışmalarına devam ediyor. 2010’dan bu yana kentlere sayısız müdahalede bulunan The Rotten Apple Project’i yakından takip etmek istersen resmi web sitesini buradan ziyaret edebilirsin.
